The austerity measures that many city governments have implemented are hugely unpopular.
- Pek çok kent yöneticilerinin uyguladığı kemer sıkma politikası son derece sevimsizdir.
Although the decision to implement this plan has already been made, the finer points still need to be planned out.
- Bu planı uygulamak için karar verilmesine rağmen, ince noktaların hâlâ planlanmaya ihtiyacı var.
Put your plan into practice as soon as possible.
- Planınızı mümkün olduğu kadar kısa sürede uygulamaya koyun.
When it comes to science, practice is more important than theory.
- Bilime gelince, uygulama teoriden daha önemlidir.
Can we apply this rule in this case?
- Bu durumda bu kuralı uygulayabilir miyiz?
The final value theorem does not apply if the system is not stable.
- Eğer sistem istikrarlı değilse, son değer teoremi uygulanmaz.
This rule can't be applied to every situation.
- Bu kural her durumda uygulanamaz.
She applied a bandage to the wound.
- Yaraya bir bandaj uyguladı.
The law doesn't apply to this case.
- Yasa bu durumda uygulanmaz.
The rule does not apply to his case.
- Kural bu duruma uygulanamaz.