It is this gift of life that we are grateful to receive each waking moment, and so we give thanks, “for our lives, which are committed to Your power.”.
Waking up is the opposite of going to sleep.
- Uyanmak yatmaya gitmenin tam tersidir.
Don't bother waking me up at 4:00 a.m. I don't plan to go fishing tomorrow.
- Sabah 4:00'te beni uyandırmak için zahmet etmeyin. Yarın balık tutmaya gitmeyi planlamıyorum.
I was woken up suddenly at dawn.
- Şafakta aniden uyandırıldım.
He wanted to be woken up early by his wife.
- Karısı tarafından erken uyandırılmak istedi.
The alarm woke up Mayuko.
- Alarm Mayuko'yu uyandırdı.
My mother woke me up saying It's a quarter past seven.
- Annem saat 07:15 diyerek beni uyandırdı.
The alarm clock wakes me at seven.
- Çalar saat beni 7:00 de uyandırır.
Be quiet, or the baby will wake up.
- Sessiz ol, yoksa bebek uyanacak.
The police found a truck matching that description.
- Polis bu tanıma uyan bir kamyon buldu.