الإنجليزية - التركية
تعريف used to fill space or pauses في الإنجليزية التركية القاموس.
- all right
- tamam
Ben şimdi tamamen iyiyim.
-I am quite all right now.
Kötü bir öğretmene sahip olmak sizi rahatsız ediyor olmalı. Ben de aptalım. Öyleyse, tamam.
-It must bother you to have taken a bad master. I'm stupid too. So, it's all right.
- all right
- olur
Bunu yaparsam sorun olur mu?
-Is it all right if I do this?
Bu öğleden sonra erken gidersek doğru olur mu?
-Is it all right if I leave early this afternoon?
- all right
- fena değil
- all right
- doğru
Tom'un tamamen doğru yaptığını düşünüyordum.
-I thought Tom did all right.
Bu öğleden sonra erken gidersek doğru olur mu?
-Is it all right if I leave early this afternoon?
- all right
- (Konuşma Dili) tamam tamam
- all right
- (Konuşma Dili) başarılı
- all right
- bir şeyi yok
- all right
- iyi durumda
- all right
- sağlıklı
- all right
- hay hay
- all right
- yolunda
Şimdi her şey yolunda.
-Everything is all right now.
Evde her şey yolunda.
-Everything is all right at home.
- all right
- (Konuşma Dili) eh işte
- all right
- (Konuşma Dili) rahatı yerinde
- all right
- (Konuşma Dili) kabul edilebilir
- all right
- (Konuşma Dili) tatminkar
- all right
- (Konuşma Dili) kuşkusuz ki
- all right
- yakşı yağdayda
- all right
- idare eder
- all right
- zarar görmemiş
- all right
- peki
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف used to fill space or pauses في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- all right
All right, so what you suggest we do next?.
used to fill space or pauses
التركية النطق
yuzd tı fîl speys ır pôzızالنطق
/ˈyo͞ozd tə ˈfəl ˈspās ər ˈpôzəz/ /ˈjuːzd tə ˈfɪl ˈspeɪs ɜr ˈpɔːzəz/
Resimler
السابق
المفضلات