Sanırım o şimdi tamam.
- I think it's all right now.
Kötü bir öğretmene sahip olmak sizi rahatsız ediyor olmalı. Ben de aptalım. Öyleyse, tamam.
- It must bother you to have taken a bad master. I'm stupid too. So, it's all right.
Pekala, onu kendi tarzınla yap fakat başarısız olursan beni suçlama.
- All right, do it your own way, but don't blame me if you fail.
Bunu yaparsam sorun olur mu?
- Is it all right if I do this?
Tom'un tamamen doğru yaptığını düşünüyordum.
- I thought Tom did all right.
Bu öğleden sonra erken gidersek doğru olur mu?
- Is it all right if I leave early this afternoon?
Onunla işler yolunda.
- It's all right with him.
Şimdiye kadar her şey yolunda.
- It is all right so far.
All right, already! Let me finish what I was doing first, and then we can talk.