used in comparisons, to introduce the basis of comparison

listen to the pronunciation of used in comparisons, to introduce the basis of comparison
الإنجليزية - التركية

تعريف used in comparisons, to introduce the basis of comparison في الإنجليزية التركية القاموس.

than
dan

Ölüler dans etmedi. Onların ondan daha iyi yapacak bir şeyleri vardı. - The dead did not dance. They had something better to do than that.

Bir diskoda dans etmeyi kayak yapmaktan daha fazla sever. - She likes dancing in a disco better than skiing.

than
conj. den
than
(Bilgisayar) düzeylerini düşürme
than
-dan
than
-mektense
than
den

Hastanedeki hoş olmayan deneyimlerini telafi etmek için Tom içmesi gerekenden biraz daha fazla içti. - To compensate for his unpleasant experiences in the hospital, Tom drank a little more than was good for him.

Onlar üç binden fazla denizciyi öldürdü - They killed more than three thousand sailors.

than
--dan
than
den daha
than
easier said than done söylemesi yapmaktan daha kolay
than
e göre hariç
than
bağlaç dan
than
He could hardly have behaved otherwise than heBaşka türlü davranamazdı
than
bağ

Bağlantı için teşekkürler. - Thank you for the link.

Bağış için teşekkürler. - Thank you for the donation.

than
-den,-den daha
than
(bağlaç) den, dan, göre
than
göre

Yaşlı olanlar genç olanlara göre her zaman daha fazla bilmiyorlar. - The older ones do not always know more than the younger ones.

Tom eskiye göre çok daha iyi yapıyor. - Tom is doing much better than before.

than
more than one birden çok
than
-den ...: She likes him better than you. Onu senden daha fazla seviyor. Hülya's more beautiful than she. Hülya ondan güzel. Can you
الإنجليزية - الإنجليزية
than

It's bigger than I thought it was.

used in comparisons, to introduce the basis of comparison
المفضلات