Tom bizi tatsız hissettirdi.
- Tom made us feel unwelcome.
Seni tatsız hissettirdiysem üzgünüm.
- I'm sorry if I made you feel unwelcome.
Müşterimiz dışarıdan istenmeyen bakışları önlemek amacıyla iç avlusu olan bir ev inşa etmek istiyor.
- Our client wants to build a house with an internal courtyard in order to avoid unwelcome gazes from the outside.