unusual appearance or effect

listen to the pronunciation of unusual appearance or effect
الإنجليزية - التركية

تعريف unusual appearance or effect في الإنجليزية التركية القاموس.

accident
{i} kaza

O çalışırken bir kaza yaptı. - He had an accident while working.

O çalışırken bir kaza yaptı. - She had an accident while working.

accident
{i} kaza (kötü olay)
accident
{i} rastlantı

Petrolün keşfi şanslı bir rastlantıydı. - The discovery of oil was a lucky accident.

Rastlantı sonucu caddede Bay Smith'le karşılaştım. - I met Mr Smith on the street by accident.

accident
(Bilgisayar,Teknik) ilinek
accident
kazara

Biz otobüs terminalinde kazara onlarla karşılaştık. - We met them by accident at the bus terminal.

Kazara Jane ile karşılaştım. - I met Jane by accident.

accident
raslantı

Karşılaşmamız oldukça raslantıydı. - Our meeting was quite accidental.

accident
{i} tesadüf

Dün havalanında tesadüfen onunla karşılaştım. - I met him by accident at the airport yesterday.

Savaş tesadüfen patlak vermedi. - The war didn't break out by accident.

accident
{i} beklenmedik olay
accident
{i} araz
accident
(Tıp) Arıza, araz, aksidan
accident
{i} (Felsefe) ilinek, araz
الإنجليزية - الإنجليزية
accident
unusual appearance or effect

    الواصلة

    u·nu·su·al ap·pear·ance or ef·fect

    التركية النطق

    ınyujuıl ıpîrıns ır ıfekt

    النطق

    /əˈnyo͞oᴢʜo͞oəl əˈpərəns ər əˈfekt/ /əˈnjuːʒuːəl əˈpɪrəns ɜr əˈfɛkt/
المفضلات