unusual appearance or effect

listen to the pronunciation of unusual appearance or effect
الإنجليزية - التركية

تعريف unusual appearance or effect في الإنجليزية التركية القاموس.

accident
{i} kaza

O çalışırken bir kaza yaptı. - She had an accident while working.

O çalışırken bir kaza yaptı. - He had an accident while working.

accident
{i} kaza (kötü olay)
accident
{i} rastlantı

Üçüncü caddede rastlantı sonucu onunla karşılaştım. - I met her by accident on Third Avenue.

Bu keşif tamamen rastlantıydı. - That discovery was quite accidental.

accident
(Bilgisayar,Teknik) ilinek
accident
kazara

Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti. - Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots.

Tom kazara USB'sini çöpe attı. - Tom accidentally threw his thumb drive into the garbage.

accident
raslantı

Karşılaşmamız oldukça raslantıydı. - Our meeting was quite accidental.

accident
{i} tesadüf

Ben onun hakkında tamamen tesadüfen öğrendim. - I only found out about it purely by accident.

Onu tanımam tamamen tesadüftü. - It was pure accident that I came to know her.

accident
{i} beklenmedik olay
accident
{i} araz
accident
(Tıp) Arıza, araz, aksidan
accident
{i} (Felsefe) ilinek, araz
الإنجليزية - الإنجليزية
accident
unusual appearance or effect

    الواصلة

    u·nu·su·al ap·pear·ance or ef·fect

    التركية النطق

    ınyujuıl ıpîrıns ır ıfekt

    النطق

    /əˈnyo͞oᴢʜo͞oəl əˈpərəns ər əˈfekt/ /əˈnjuːʒuːəl əˈpɪrəns ɜr əˈfɛkt/
المفضلات