Alım, şirketin hesabında.
- The purchase is on the company's account.
Bay Kondo, şirketindeki en çalışkandır.
- Mr Kondo is the most hardworking in his company.
Tom sadece üç aydır firmamızla birlikte.
- Tom has only been with our company for three months.
Şirkete annesiyle birlikte geldi.
- He came in company with his mother.
Tom bir ortaklık istediğini söyledi.
- Tom said he wanted some company.
Bir ortaklık ister misin?
- Do you want some company?
Şirketin kuruluşu 1950 yılında oldu.
- The launching of the company was in 1950.
Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim.
- A person is known by the company he keeps.
Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim.
- A man is known by the company he keeps.
Tom şirkette benim dostumdur.
- Tom is my ally at the company.
Bana kim arkadaşlık ederdi?
- Who would keep me company?
Sana arkadaşlık edebilir miyim?
- Can I keep you company?
Bazı şirketlerin resepsiyonda resepsiyonist yerine korumaları var.
- Some companies have guards at the front desk instead of receptionists.
Birçok küçük şirketler iflas etti.
- Many small companies went bankrupt.