Buradaki herkes beni korkutuyor.
- Everyone here creeps me out.
O adam bana korku verdi.
- That guy gave me the creeps.
Kayınvalidem benim tüylerimi ürpertiyor.
- My mother-in-law gives me the creeps.
Tüylerimi ürpertiyorsun.
- You're giving me the creeps.