Suriye'deki istikrarsız güvenlik durumu Türkiye'yi de etkilemektedir.
- The unstable security situation in Syria also affects Turkey.
Bu test maiyeti istikrarsız.
- This test suite is unstable.
Tom'un kararsız olduğunu düşünüyorum.
- I think Tom is unstable.
Tom bana Mary'nin duygusal yönden kararsız olduğunu söyledi.
- Tom told me Mary was emotionally unstable.