Aniden yağmur yağmaya başladı.
- Suddenly it began to rain.
Aniden, annem şarkı söylemeye başladı.
- Suddenly, my mother started singing.
Dewey birdenbire bir kahraman oldu.
- Dewey was suddenly a hero.
Cümleler için bir pazar olsaydı, dil bilgisi spekülasyonlarımız birdenbire anlam bulurdu.
- If there existed a market for sentences, our grammatical speculations would suddenly make sense.
kedi ipin üzerinde kasılarak yürüyordu, ansızın evin içine koştu.
- The cat was strutting around the yard, when it suddenly ran into the house.
Köprü ansızın yıkıldı.
- The bridge suddenly gave way.
Tom'un kalbi birdenbire daha hızlı atmaya başladı.
- Tom's heart suddenly began to beat faster.
Onun birden istifade etmiş olması, bizim için büyük sürpriz.
- To our great surprise, he suddenly resigned.