Ne kadar boş vakit bulursa o kadar mutlu olur.
- The more leisure he has, the happier he is.
Onlar tüm boş vakitlerinde ne yapıyorlar?
- What do they do with all their leisure time?
En meşgul insanlar en fazla boş zamana sahiptirler.
- The busiest people have the most leisure.
Boş zamanımı çoğunlukla radyo dinleyerek geçiririm.
- I often spend my leisure time listening to the radio.
Hayal sırasında, insanlar rahat bir hayatı hayal ettiler.
- During the bubble, people dreamt of a life of leisure.
Onu boş zamanınızda yapabilirsiniz.
- You can do it at your leisure.
Boş vaktimde ne yapacağımı bilmiyorum.
- I don't know what to do with my leisure.