unabhängig

listen to the pronunciation of unabhängig
ألمانية - التركية
bağımsız, müstakil; özgür, hür
{'un-aphengih} bağımsız
bağlı olmaksızın
bağımsızca
الإنجليزية - التركية

تعريف unabhängig في الإنجليزية التركية القاموس.

self-contained
müstakil
independently
bağımsız olarak

O bağımsız olarak zengin. - He's independently wealthy.

Tom bağımsız olarak zengin. - Tom is independently wealthy.

independently
ayrı olarak
self-contained
duygularını gizleyen
self-contained
bağımsız
sovereign
yüce
self-contained
kendine yeten
ındependent
bağımsız

Bu genç erkekler ebeveynlerinden bağımsızlar. - Those young men are independent of their parents.

O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi. - At that time, Mexico was not yet independent of Spain.

independently
birbirini etkilemeden
selfcontained
az konuşan
selfcontained
suskun
selfcontained
kendine hakim olan
selfcontained
düşüncelerini başkasına söylemeyen
selfcontained
ağzı sıkı
selfcontained
kendi kendine yeten
selfcontained
gerekli kısımları kapsayan
selfcontained
müstakil
selfcontained
kendine yeten
selfcontained
düşüncelerini kendine saklayan
sovereign
hâkimane