Dr. Jackson has a good bedside manner.
- Dr Jackson'ın hastalara karşı iyi bir tutumu var.
Tom has no manners at all.
- Tom'un hiç tutumu yok.
I dislike her unfriendly attitude.
- Onun düşmanca tutumunu sevmiyorum.
Tom needs to change his attitude.
- Tom'un tutumunu değiştirmesi gerekiyor.
One speech, one particular stance, one wrong statement can change everything all of a sudden.
- Bir konuşma, bir tutum, hatalı bir açıklama bir anda her şeyi değiştirebilir.
He took an uncertain stance.
- O değişken bir tutum takındı.
The child's behaviour and attitude towards his fellow students was exemplary.
- Çocuğun okul arkadaşlarına karşı davranışı ve tutumu ibret vericiydi.