The policeman apprehended the murderer and handcuffed him.
- Polis katili tutukladı ve onu kelepçeledi.
The police expect to apprehend the robber before nightfall.
- Polis hava kararmadan önce soyguncuyu tutuklayacağını umuyor.
The FBI tried to apprehend Dan, but he managed to escape.
- FBI Dan'ı tutuklamaya çalıştı ama o kaçmayı başardı.
The criminal was apprehended by an off-duty policeman.
- Suçlu görev dışı polis memuru tarafından tutuklandı.
The criminals have all been apprehended.
- Suçluların hepsi tutuklandı.