You are looking at me strangely.
- Bana tuhaf tuhaf bakıyorsun.
Private detectives were hired to look into the strange case.
- Özel dedektifler tuhaf davaları araştırmak için kiralanırlar.
A strange marine creature was found recently.
- Son zamanlarda tuhaf bir deniz yaratığı bulundu.
She looks odd in those clothes.
- O, o giysilerin içinde tuhaf görünüyor.
She's been acting odd lately.
- Son günlerde tuhaf davranmaktaydı.
This is one of the most bizarre things I've ever seen.
- Bu şimdiye kadar gördüğüm en tuhaf şeylerden biridir.
Love is a bizarre feeling that you cannot express in words.
- Aşk kelimelerle ifade edemeyeceğin tuhaf bir duygudur.
I know that this is weird.
- Bunun tuhaf olduğunu biliyorum.
Tom thinks Mary is a little weird.
- Tom Mary'nin biraz tuhaf olduğunu düşünüyor.
You're a peculiar girl.
- Sen tuhaf bir kızsın.
You're a peculiar girl, Mary.
- Sen tuhaf bir kızsın, Mary.
It is funny that the mailman hasn't come yet.
- Postacının henüz gelmemesi tuhaf.
Tom had a funny look on his face.
- Tom'un yüzünde tuhaf bir ifade vardı.
You don't have to come up with an unusual topic for your speech.
- Konuşman için tuhaf bir konu ileri sürmek zorunda değilsin.
Her unusual behavior caused our suspicions.
- Onun tuhaf davranışı şüphelenmemize neden oldu.
They're strangely close for two guys, don't you think?
- Onlar iki adam için tuhaf biçimde yakınlar, öyle düşünmüyor musun?
You are looking at me strangely.
- Bana tuhaf tuhaf bakıyorsun.
You are looking at me oddly.
- Bana tuhaf bir şekilde bakıyorsun.
Tom is behaving oddly.
- Tom tuhaf bir şekilde davranıyor.
I'm fed up with Tom's silly antics.
- Tom'un aptalca tuhaflıklarından bıktım.
But there was one curious circumstance.
- Fakat tuhaf bir durum vardı.
Tom looked very cranky in the photo.
- Tom fotoğrafa çok tuhaf baktı.
Tom sounded a little cranky this afternoon.
- Tom bu öğleden sonra biraz tuhaf görünüyordu.
Strange rumors are going around.
- Tuhaf söylentiler dolaşıyor.
Tom is behaving oddly.
- Tom tuhaf bir şekilde davranıyor.
You are looking at me oddly.
- Bana tuhaf bir şekilde bakıyorsun.