tuer

listen to the pronunciation of tuer
الفرنسية - التركية
öldürmek; kırıp geçirmek
öldürmek

Sizi öldürmek için geldim. - Je suis venu pour vous tuer.

Onu öldürmek için, ona saldırdı. - L'homme l'a agressée avec l'intention de la tuer.

oldurmak
öldürtmek
öldür

Her şeyi geç, bu adam bir keresinde benim babamı öldürmeye kalkıştı. - Après tout, cet homme a tenté de tuer mon père à un moment.

Birisi o politikacıyı öldürmekle tehdit etti. - Quelqu'un a menacé de tuer cet homme politique.

الفرنسية - الإنجليزية
{v} smite
{v} slay
{v} despatch
kill, murder; slay, destroy
kill

There's more ways than one to kill a cat. - Il y a pas mal de façons de tuer un chat.

He barely missed being killed in the accident. - Il a failli se faire tuer dans l'accident.

kill off