Bu sana bahsettiğim şehir.
- This is the town I told you about.
Şehirlerde, hız saatte 50 km ile sınırlıdır.
- In towns, speed is limited to 50 km/h.
Yakınlardaki küçük bir kasabada yaşıyordu.
- He lived in a small town nearby.
Küçük kasabada hayat sıkıcıdır.
- Life in a small town is boring.
Onun ebeveynleri ana ilçe merkezinde yaşıyor.
- His parents live in the main county town.
Kente düzenli otobüs servisi var mı?
- Is there regular bus service to the town?
Eşim, sanki ben kentin en zengin adamıymışım gibi para harcıyor.
- My wife spends money as if I were the richest man in town.
Rotes Rathaus Berlin'in belediye binasıdır.
- The Rotes Rathaus is the town hall of Berlin.
Burası belediye binasıdır.
- This is the Town Hall.
Tom'un sana şehir merkezini gezdirmesini isteyebilirim.
- I could ask Tom to show you around town.
Postane şehir merkezinde.
- The post office is in the town centre.
... Once you have the fiber to the cities and the towns, the two ...
... from here one can explore the islands of the gulf of antalya or visit other towns ...