Bana gönderdiğin programı Tom'a gönderdim.
- I forwarded the schedule you sent me to Tom.
Lütfen bu mesajı seminer bilgisiyle birlikte şirketinizdeki uygun yöneticilere gönderin.
- Please forward this message along with the seminar information to the appropriate managers in your firm.
Tom ileriye doğru bir adım attı.
- Tom took a step forward.
Bir adım ileriye ilerle.
- Move forward one step.
Eğer en iyi ayağınızı öne koyarsanız, başarılı olursunuz.
- If you put your best foot forward, you will succeed.
Lütfen gelecek toplantıda maddeyi öne sür.
- Please bring the matter forward at the next meeting.
Forvet oyuncusu gol attı.
- The forward kicked a goal.
Bu, ileriye yönelik büyük bir adımdır.
- This is a big step forward.
The bus driver told everyone standing up to move forward.