He's what society calls a real lover of music.
- O, toplumun müziğe âşık dediği kişidir.
One of the biggest problems in our modern society is that the people don't see the world as I do.
- Modern toplumun en büyük sorunlarından biri, insanların dünyayı benim gibi görmemeleri.
Tom is an activist in his community.
- Tom toplumunda bir eylemcidir.
We live in a global community.
- Biz küresel bir toplumda yaşarız.
He sacrifies himself for the community.
- O, toplum için kendini kurban ediyor.
The love of the community is more important to me than money.
- Benim için toplumun sevgisi paradan daha önemlidir.
Tom majored in sociolinguistics.
- Tom toplum dilbiliminde ihtisas yaptı.