Since their first appearance on earth, men have gathered information and have attempted to pass useful ideas to other men.
- Yeryüzüne ilk çıkışından beri, insan oğlu bilgi topladı ve faydalı fikirleri diğer insanlara bildirme girişiminde bulundu.
Naples gathers many tourists.
- Napoli çok sayıda turist toplar.
I don't harvest your olives.
- Senin zeytinlerini toplamam.
In November, olives are harvested from the trees to make oil.
- Kasım ayında zeytinler yağı çıkarılmak üzere ağaçlardan toplanır.
They make up about 12.5 percent of the total population.
- Onlar toplam nüfusun yaklaşık yüzde 12,5'ğunu oluşturuyorlar.
Sami can make up his own bed.
- Sami kendi yatağını toplayabilir.
I should like to see the trees from which you picked these apples.
- Ben, bu elmaları topladığın ağaçları görmek istiyorum.
After I pick some blueberries, I make a tart.
- Biraz yaban mersini topladıktan sonra, bir pasta yaparım.
The leaders assembled in Paris for a meeting.
- Liderler bir toplantı için Paris'te toplandılar.
The crowd assembled in front of the post office.
- Kalabalık postanenin önünde toplandı.
Summon up your courage and tell the truth.
- Cesaretini topla ve gerçeği söyle.
Those numbers don't add up.
- Bu rakamlar toplanmaz.
Add up these figures.
- Bu sayıları toplayın.
A crowd was gathering around him.
- Onun etrafında bir kalabalık toplanıyordu.
We had to postpone the gathering because of rain.
- Biz yağmur nedeniyle toplantıyı ertelemek zorunda kaldık.
Can you briefly sum up what was said at the meeting?
- Toplantıda ne söylendiğini kısaca özetleyebilir misin?
Tom finally mustered up the courage to ask Mary to lend him the money he needed.
- Tom sonunda Mary'nin onun ihtiyacı olan parayı ona ödünç vermesini isteme cesaretini topladı.
Tom finally mustered up the courage to ask Mary out.
- Tom sonunda Mary'ye çıkma teklif etmek için cesaretini topladı.
Tom has collected a great many butterflies.
- Tom pek çok kelebek topladı.
Tom collected old coins.
- Tom eski bozuk paraları topladı.
He has an interest in collecting insects.
- O böcekleri toplamakla ilgileniyor.
Tom isn't currently collecting unemployment benefits.
- Tom şu an işsizlik ödeneğini toplamıyor.
Tatoeba: Because a language is more than the sum of its words.
- Tatoeba: Çünkü bir dil sözcüklerinin toplamından daha fazladır.
The sum of 5 and 3 is 8.
- 5 ve 3'ün toplamı 8'dir.