toplantıda

listen to the pronunciation of toplantıda
التركية - الإنجليزية

تعريف toplantıda في التركية الإنجليزية القاموس.

toplantı
meeting

Last night, Mr. A called me up to say he couldn't attend today's meeting. - Dün gece Bay A bugünkü toplantıya katılamayacağını söylemek için beni aradı.

Shall we start the meeting now? - Toplantıyı şimdi başlatalım mı?

toplantı
{i} assembly

He never goes to an assembly. - O asla toplantıya gitmez.

She took part in the assembly. - O, toplantıda yer aldı.

toplantıda olmak
be in council
toplantı
gathering

We exchanged phone numbers at the end of the gathering. - Toplantı sonunda telefon numaralarını değiştirdik.

Tom doesn't enjoy family gatherings very much. - Tom aile toplantılarını fazla sevmiyor.

toplantı
{i} Congress
toplantı
session

The therapy is in session. - Terapi toplantı halinde.

toplantı
convention

They called a special convention. - Onlar özel bir toplantıya çağırdılar.

toplantı
{i} company

He attended the meeting as the company representative. - O, şirket temsilcisi olarak toplantıya katıldı.

He attended the meeting as our company representative. - O bizim şirket temsilcimiz olarak toplantıya katıldı.

toplantı
{i} function
toplantı
(Arılık) hearing
toplantı
(Kanun) conseil
toplantı
highlight
toplantı
convocation
toplantı
{i} pow wow
toplantı
{i} muster
toplantı
social
toplantı
assemblage
toplantı
reunion

I was just wondering if any of you are planning to go to our high school reunion this weekend. - Sizlerden herhangi birinin bu hafta sonu bizim lise toplantısına gitmeyi planlayıp planlamadığınızı sadece merak ediyordum.

Tom went to his high school reunion last week. - Tom geçen hafta lisesinin anma toplantısına gitti.

toplantı
rally
toplantı
powwow
toplantı
have meeting
toplantı
meeting; congress, conference; assembly, gathering
toplantı
court
toplantı
concourse
toplantı
seance
toplantı
parley
toplantı
forum
toplantı
(Hukuk) session, convention, gathering, meeting
toplantı
conference

The Prime Minister will hold a press conference tomorrow. - Başbakan yarın bir basın toplantısı düzenleyecek.

I'd like to hold a staff meeting first thing tomorrow afternoon, so could you reserve the conference room? - Yarın öğleden sonra ilk olarak personel toplantısı yapmak istiyorum, bu yüzden konferans salonunu ayırır mısın?

toplantı
get together
toplantı
gettogether
toplantı
synod
التركية - التركية

تعريف toplantıda في التركية التركية القاموس.

Toplantı
derinti
toplantı
Birden çok kimsenin türlü amaçlarla bir araya gelmesi, içtima
toplantı
Bir meclisin bir yıl içindeki birleşimlerinin tümü
toplantı
Toplanma, bir araya gelme, kabarıklık oluşturma: "Gür kaşları başlangıçlarında kıvrık toplantılar yaparak incele incele uçlarında büsbütün sivrilirdi."- H. Z. Uşaklıgil
toplantı
Toplanma, bir araya gelme, kabarıklık oluşturma
toplantı
Birden çok kimsenin türlü amaçlarla bir araya gelmesi, içtima: "Komisyon toplantısı bitsin de görürsünüz."- M. Ş. Esendal
toplantı
Bir gündem üzerinde görüşmek amacıyla ilgililerin katılmasıyla yapılan birleşim
toplantıda
المفضلات