Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

toolbar that can appear anywhere on the work surface

listen to the pronunciation of toolbar that can appear anywhere on the work surface
الإنجليزية - التركية

تعريف toolbar that can appear anywhere on the work surface في الإنجليزية التركية القاموس.

floating
{s} su yüzünde/havada yüzen
floating
(Askeri) YÜZÜCÜ: Tekne, tombaz vesaire gibi batmaz vasıtalar yardımı ile su üstünde duran veya yüzen cisim
floating
durağan olmayan
floating
(Askeri) kısa vadeli
floating
yerleşik olmayan
floating
{f} yüz

Gölde yüzen binlerce ölü balık bulundu. - Thousands of dead fish have been found floating in the lake.

Tekne yüzen bir buz tarafından parçalandı. - The boat was broken by the floating ice.

floating
floating bridge yüzen köprü dubalı köprü
floating
(Tıp) Yer değiştiren, mobil
floating
{s} değişen
floating
{s} dalgalanan
floating
{f} yüz: prep.yüzerek
floating
(sıfat) yüzen, yüzer, gezici, sabit olmayan, dalgalanan, değişen, döner (sermaye)
floating
{s} yüzer

Tom'un cesedi denizde başıboş yüzerken balıkçılar tarafından bulundu. - Tom's body was found by fishemen floating adrift in the sea.

Polis, Tom'un vücudunu limanda yüzerken buldu. - The police found Tom's body floating in the harbour.

floating
{s} döner (sermaye)
floating
floating debt gayri muntazam borç
floating
{s} gezici
floating
seyyar
floating
floating anchor sea anchor
floating
floating derrick geze
الإنجليزية - الإنجليزية
floating
toolbar that can appear anywhere on the work surface
المفضلات