The world's greatest singers and most of its famous musicians have been fat or at least decidedly plump.
- Dünyanın en büyük şarkıcıları ve ünlü müzisyenlerinin çoğu şişmandır ya da en azından bariz şekilde tombuldur.
That baby is fat and healthy.
- O bebek tombul ve sağlıklı.
Every day grandfather and grandmother gave the kitten plenty of milk, and soon the kitten grew nice and plump.
- Büyük babam ve büyük annem kedi yavrusuna her gün bir sürü süt verdi ve kısa sürede yavru güzel ve tombul oldu.
Tom is plump, isn't he?
- Tom tombul, değil mi?
Tom thinks Mary is a bit chubby.
- Tom Mary'nin biraz tombul olduğunu düşünüyor.
Mary's hubby is chubby.
- Mary'nin kocası tombul.
I wonder if Tom is still pudgy.
- Tom'un hâlâ Tombul olup olmadığını merak ediyorum.