Anlaşmak için onu ikna etmeye çalışmak işe yaramaz. - It is useless to try to persuade him to agree.
Anlaşmak için onu ikna etmeye çalışmak işe yaramaz.
It is useless to try to persuade him to agree.
Bir barış anlaşması üzerinde anlaşmak için İngiltere'nin hiç acelesi yoktu. - Britain was in no hurry to agree on a peace treaty.
Bir barış anlaşması üzerinde anlaşmak için İngiltere'nin hiç acelesi yoktu.
Britain was in no hurry to agree on a peace treaty.