Bir otlakçı çalışma numarası yapmayan biridir.
- A bum is someone who doesn't pretend to work.
Sonuna kadar görevi taşımalısın.
- You must carry the task through to the end.
O sonuna kadar elinden geleni yaptı.
- He did his best to the end.
Hawaii'de bir sürü plaj serserisi var.
- There are a lot of beach bums in Hawaii.
İşe geri dön, seni tembel serseri!
- Get back to work, you lazy bum!
Ben bütünüyle berbattım.
- I was totally bummed.
Onun sıska bir sakalı bozuk bir bacağı var.
- He has a scraggly beard and a bum leg.