to watch or protect; to keep safe

listen to the pronunciation of to watch or protect; to keep safe
الإنجليزية - التركية

تعريف to watch or protect; to keep safe في الإنجليزية التركية القاموس.

look after
ile ilgilenmek
look after
göz kulak olmak

Tom annesine göz kulak olmak zorunda. - Tom has to look after his mother.

Sen yokken evine göz kulak olmak için elimden geleni yapacağım. - I'll try my best to look after your house while you're away.

look after
(Fiili Deyim ) çocuğa bakmak , göz kulak olmak
look after
ilgilenmek
look after
bakmak

Çocuklara bakmak için yardım edebilir misin? - Can you help look after the kids?

Bu kediye bakmak zorundayım. - I have to look after this cat.

look after
gözet
look after
(Dilbilim) sorumluluğunu almak
look after
mukayyet olmak
look after
kollamak
look after
gözetmek
look after
bak

Sen alışverişe giderken ben çocuklara bakarım. - I'll look after the children while you go shopping.

Lucy'nin annesi ona küçük kız kardeşine bakmasını söyledi. - Lucy's mother told her to look after her younger sister.

look after
(deyim) look after someone/sth. bakmak,gozetmek
look after
-e bakmak, -i gözetmek, ile ilgilenmek
look after
idare etmek
look after
çekip çevirmek
الإنجليزية - الإنجليزية
look after

He asked me to look after his daughter while he was away.

to watch or protect; to keep safe
المفضلات