to unite or associate with another or with others

listen to the pronunciation of to unite or associate with another or with others
الإنجليزية - التركية

تعريف to unite or associate with another or with others في الإنجليزية التركية القاموس.

colleague
mesai arkadaşı
colleague
{i} iş arkadaşı

O ,emekli olduğu zaman iş arkadaşı ona bir hediye aldı. - His colleagues gave him a present when he retired.

İkisi benim iş arkadaşımdır. - Both are my colleagues.

colleague
görevdaş
colleague
(Politika, Siyaset) siyasal olarak muadil
colleague
meslektaş

Meslektaşlarım beni çok sıcak karşıladı. - My colleagues welcomed me very warmly.

İspanya'da bir meslektaşımız var. - We have a colleague in Spain.

colleague
arkadaş

Onun özgün fikirleri daha tutucu arkadaşlarıyla başını defalarca belaya soktu. - His novel ideas are time and again getting him into trouble with his more conservative colleagues.

Onlar çalışma arkadaşlarımdır. - They are both colleagues of mine.

colleague
görevdeş
الإنجليزية - الإنجليزية
colleague
to unite or associate with another or with others

    الواصلة

    to u·nite or as·so·ci·ate with an·oth·er or with others

    التركية النطق

    tı yunayt ır ısōsiıt wîdh ınʌdhır ır wîdh ʌdhırz

    النطق

    /tə ˈyo͞oˌnīt ər əˈsōsēət wəᴛʜ əˈnəᴛʜər ər wəᴛʜ ˈəᴛʜərz/ /tə ˈjuːˌnaɪt ɜr əˈsoʊsiːət wɪð əˈnʌðɜr ɜr wɪð ˈʌðɜrz/
المفضلات