Bu tür evi sevmiyorum.
- I don't like this type of house.
Dünyada 2,500'ü aşkın yılan türü bulunmaktadır.
- There are over 2,500 types of snakes in the world.
Onun görevi bütün mektupları yazmaktı.
- Her job was to type all the letters.
Fabrika, yeni cins bir araba üretiyor.
- The factory is producing a new type of car.
Şeylerin üzerinde çok dikkatlice düşünmeyi seven tipim.
- I'm the type who likes to think things over very carefully.
Ken öfkesini kolayca kaybeden insan tipi değildir.
- Ken is not the type of person who loses his temper easily.
Öğretmen beklenen cevabın türünü netleştirmek için tahtada bir örnek gösterebilir.
- The teacher can show an example on the blackboard to clarify the type of answer expected.
Felsefenin çeşitli türleri Yunanistan'da oluşmuştur.
- Various types of philosophy originated in Greece.
Her çeşit sosyalleşme bir yalana gereksinim duyar.
- Every type of socialization requires a lie.
Bir haiku bir şiir türüdür.
- A haiku is one type of poem.
Ben savaşın her türüne karşıyım.
- I'm opposed to any type of war.
Bayan tanaka daktiloyla yazabilir, değil mi?
- Ms. Tanaka can type, can't she?
Yarın mektupları daktiloyla yazmasını Mary'den isteyeceğim.
- I will ask Mary to type the letters tomorrow.
Daktilo ile yazabilirsin, değil mi?
- You can type, can't you?
Benim ekranda yazdığım kelimeleri görebilirsin, ama benim klavye üzerine döktüğüm gözyaşlarını göremezsin.
- You see the words that I typed on the screen, but you don't see the tears that I shed over the keyboard.
Bu kol saati yeni bir model.
- This watch is a new type.
Bu, kaybettiğim kamera ile aynı model.
- This is same type of camera as the one I lost.
The doctor ordered the lab to type the patient for a blood transfusion.
the type of a genus, family, etc.
set in bold type.
... space and time, star gates, worm holes. That's type two. And then we have type three, and ...
... is based on a type of transcendental meditation. ...