Bunu denemek istiyorum.
- I'd like to try this.
Denemek için bana uğra.
- Come on over to have a try.
Daha kibar olmayı denemelisin.
- You should try to be more polite.
Yaşlı insanlar sık sık yeni şeyleri denemekten korkarlar.
- Older people are often afraid of trying new things.
Okulda daha fazla gayret etmek zorundayım.
- I have to try harder at school.
Zamanlanmış makale yazımından nefret ederim.
- I hate timed essay writing.
Bu makale büyük bir gelişme gösterir.
- This essay shows a great improvement.
Tom'un denemesinin birçok yazım hataları vardı.
- Tom's essay had many typos.
Öğretmen Tom'a denemesinin iyi yazıldığını söyledi.
- The teacher told Tom his essay was well written.
Böyle bir şeyi yapmaya çalışmak zaman israfıdır.
- Trying to do such a thing is a waste of time.
Bunu tekrar yapmaya çalışmak için zamanımı harcamak istemiyorum.
- I don't want to waste my time trying to do this again.
Şifrenizi geri alma girişiminiz başarılı değildir. Lütfen tekrar deneyin.
- Your attempt to retrieve your password was not successful. Please try again.
Ona uğraşmak anlamsız.
- It's nonsense to try that.
Sonunda Tom'u odasını temizlemeye ikna etmek için uğraşmaktan vazgeçtim.
- I finally stopped trying to persuade Tom to clean his room.
Ayılmaya çalışmak için yürüyüşe gittim.
- I went for a walk to try to sober up.
Mesajınızı anlatmak bir yerlinin tam olarak söyleyeceği gibi onu söylemeye çalışmaktan çok daha önemlidir.
- Getting your message across is much more important than trying to say it exactly like a native speaker would say it.
Niçin tenisi denemiyorsun?
- Why don't you give tennis a try?
İş için beni deneyin, lütfen.
- Please try me for the job.
Benim yarına kadar yazacak birkaç denemem var.
- I have a few essays to write by tomorrow.
Onun denemesi, sorunun sadece yüzeysel bir analizini yaptı, bu yüzden sınıfta en yüksek notu aldığında ona gerçekten büyük bir sürpriz olmuştu.
- His essay gave only a superficial analysis of the problem, so it was a real surprise to him when he got the highest grade in the class.
Bir kompozisyon yazabilir misin?.
O bize tatil sırasında yazmamız için bir kompozisyon verdi.
- He gave us an essay to write during the vacation.
Dersten sonra takılırsanız kompozisyonunuzda size yardımcı olabilirim.
- If you stick around after class, I can help you with your essay.
Başarısız olmanın nedeni yeterince sıkı çabalamamandır.
- The reason why you failed is you did not try hard enough.
Tom Mary'ye ayak uydurmaya çabalamaktan vazgeçmeye karar verdi.
- Tom decided to give up trying to keep up with Mary.
Today I scored my first try.
Try this—you’ll love it.
I gave sushi a try but I didn’t like it.
You are trying too hard.
I'll come to dinner soon. I'm trying to beat this level first.
euery feend his busie paines applide, / To melt the golden metall, ready to be tride.
... Russian and try to help those guys out. ...
... and try to leverage the equipment that was developed ...