Kapana kıstırılmış bir kurt gibi yaşıyorum.
- I have been living like a wolf trapped in a snare.
Tom kapana kısılmış hissediyor.
- Tom is feeling trapped.
Çelik tuzakları yasadışıdır.
- Steel traps are illegal.
Hayvanı yakalamak için bir tuzak kurdu.
- He set a trap to catch the animal.
İnsanlar kendilerini tuzağa düşürülmüş hissetmekten nefret ederler.
- People hate feeling trapped.
Geleceği olmayan bir işte tuzağa düşürülmüştü.
- He was trapped in a dead-end job.
Sürücüler mağarada tuzağa düşürüldü.
- The divers were trapped in the cave.
Tilkiyi tuzağa düşürmeye çalıştık.
- We tried to trap the fox.
Biz bir tilki yakalamak için bir tuzak kurduk.
- We set a trap to catch a fox.
Hayvanı yakalamak için bir tuzak kurdu.
- He set a trap to catch the animal.
They shot out of the school gates like greyhounds out of the trap.
his cabin-mates in Montana losing small valuables from time to time, until at last, these things having been invariably found on Mr. Twain's person or in his trunk (newspaper he rolled his traps in).
I saw your brother asking a trap out last night at the bar.
Keep your trap shut.
Close the trap, would you, before someone falls and breaks their neck.