Belgeleri aldıktan kısa bir süre sonra öldü.
- He died soon after he received the documents.
Belgesel, yoksulların durumu hakkında bilinçlendirmek demektir.
- The documentary is meant to raise consciousness about the plight of the poor.
Sami bu dökümanı imzalamak zorunda kalacak.
- Sami will have to sign this document.
Burada ki tek problem, bu dökümanların çevirecek birilerinin olmaması.
- The only problem here is that there isn't anybody to translate these documents.
Tom evraklara bir göz atıyor.
- Tom is looking through the documents.
Yeni evrak sistemi 4.000$ değerinde.
- The new document system is worth $4,000.
Savaş suçlarını belgelemekten başka seçeneğim yoktu.
- I had no alternative but to document the war crimes.