İnsanoğlunun tarih derslerinden çok şey öğrenmemesi tarihin öğretmek zorunda olduğu tüm derslerin en önemlisidir.
- That men do not learn very much from the lessons of history is the most important of all the lessons that history has to teach.
Onun işi İngilizce öğretmektir.
- Her job is to teach English.
İnsanoğlunun tarih derslerinden çok şey öğrenmemesi tarihin öğretmek zorunda olduğu tüm derslerin en önemlisidir.
- That men do not learn very much from the lessons of history is the most important of all the lessons that history has to teach.
Onun işi İngilizce öğretmektir.
- Her job is to teach English.
Kızım lisede ders vermek istiyor.
- My daughter wants to teach in high school.
Bugün ders vermek istiyorum.
- I want to teach today.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- Learning a foreign language is difficult.
Fransızca öğrenmek istiyorum.
- I want to learn French.
Yirmi yıldır öğretmenlik yapmaktadır.
- He has been teaching for 20 years.
Tom öğretmenlik yapmaktan sıkıldı ve yeni bir iş aradı.
- Tom became bored with teaching and he looked for a new job.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's hard to learn a foreign language.
Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.
- One of my dreams is to learn Icelandic.
Siz burada bir öğretmen misiniz yoksa bir öğrenci misiniz?
- Are you a teacher or a student here?
Siz bir öğretmen misiniz? Evet, ben bir öğretmenim.
- Are you a teacher? Yes, I am.
Boston'daki erkek kardeşim öğretmen olmak için öğrenim görüyor.
- My brother in Boston is studying to become a teacher.
Öğretmen onun yok olduğunu göstermek için onun adının yanına bir işaret koydu.
- The teacher put a mark next to his name to show that he was absent.
Japoncayı Japonya'da mahjong oynamak için öğreniyorum.
- I am learning Japanese to play mahjong in Japan.
Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.
- One of my dreams is to learn Icelandic.
Şiiri ezberlemek bir saatimi aldı.
- It took me an hour to learn the poem by heart.
Dil öğrenmenin en zor kısmı kelime bilgisini ezberlemektir.
- The hardest part of learning a language is knowing the vocabulary by heart.
That'll learn him to bust my tomater.
It's difficult to teach people what they're not willing to learn.
- It's difficult to teach people what they are unwilling to learn.
It's difficult to teach people what they are unwilling to learn.
- It's difficult to teach people what they're not willing to learn.
Than Sir Launcelot armed hym and toke his horse, and so he was taughte to the abbey.
She used to teach at university.
... teach the courses and curriculum in their classrooms is key to that. Another important ...
... Because I was just telling her, I just want to teach ...