Tom'un parmak izi onun orada olduğuna dair delildi.
- Tom's fingerprint was evidence that he was there.
Herkesin parmak izi alındı.
- Everyone was fingerprinted.
Tom cinayet silahında parmak izlerini bırakmaktan kaçınmak için eldivenler giydi.
- Tom wore gloves to avoid leaving his fingerprints on the murder weapon.
Bıçakta parmak izleri yoktu.
- There were no fingerprints on the knife.