to take part in a dialogue; to dialogize

listen to the pronunciation of to take part in a dialogue; to dialogize
الإنجليزية - التركية

تعريف to take part in a dialogue; to dialogize في الإنجليزية التركية القاموس.

dialogue
{i} diyalog

Bir diyalog açmamız gerekiyor. - We need to open up a dialogue.

Şiir, bir keşif, bir vahiy ve diyalog için bir davettir. - Poetry is an exploration, a revelation, and an invitation for dialogue.

take part in
-e katılmak, -e iştirak etmek
to take part
yer almak

Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar. - They want to take part in the Olympic Games.

Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak. - The important thing is not to win the game, but to take part in it.

dialogue
söyleşme
take part in
iştirak etmek
take part in
-e katılmak
take part in
katıl

Tom diğer çocuklarla oyunlara katılmayacak kadar çok utangaçtır. - Tom was too shy to take part in games with the other boys.

Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir. - Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.

take part in
katılmak

Tom törene katılmak istemiyor. - Tom doesn't want to take part in the ceremony.

Partiye katılmak istedim fakat yapamadım. - I wanted to take part in the party but I couldn't.

dialogue
{i} karşılıklı konuşma
dialogue
diyalog tarzında edebi eser
dialogue
i., İng., bak. dialog
dialogue
karşılıklı konuşma ve tartışma
الإنجليزية - الإنجليزية
dialogue
to take in
Absorb
to take part in a dialogue; to dialogize
المفضلات