to take as one's own what is another's, to copy, select and take

listen to the pronunciation of to take as one's own what is another's, to copy, select and take
الإنجليزية - التركية

تعريف to take as one's own what is another's, to copy, select and take في الإنجليزية التركية القاموس.

adopt
{f} evlât edinmek

Bir kediyi evlat edinirken bir köpeği evlat edinmek için bir sebep yok. - There is no reason to adopt a dog when we could adopt a cat.

Tom ve Mary bir çocuğu evlat edinmek istiyorlar. - Tom and Mary want to adopt a child.

adopt
benimsemek

Demografik verileri izleyerek, hükümet doğum oranını teşvik edecek bir politika benimsemek zorunda kalmıştı. - Following the demographic data, the government was obliged to adopt a policy that would stimulate birth rate.

Yeni politikayı benimsemek, bu şirketin şimdiye kadar yaptığı en iyi şeydi. - Adopting the new policy was the best thing this company ever did.

adopt
edin

Tom ve Mary üç çocuğu evlat edindiler. - Tom and Mary adopted three children.

Tom ve Mary ana-babası bir intihar bombacısı tarafından öldürülmüş iki çocuğu evlat edindiler. - Tom and Mary adopted two children whose parents had been killed by a suicide bomber.

adopt
{f} kabul etmek
adopt
benimse,edin
adopt
{f} nüfusuna geçirmek
adopt
(Politika, Siyaset) kabul kararı vermek
adopt
(başkasının çocuğunu) evlat edinmek
adopt
evlât edinme adoptive evlâtlığa kabul eden veya edilen
adopt
evlatlığa kabul etme
adopt
benimsemek evlât edinmek
adopt
{f} sahip çıkmak
adopt
evlat edin/benimse
adopt
{f} çalmak
adopt
(fiil) evlât edinmek, nüfusuna geçirmek; benimsemek, kabul etmek; sahip çıkmak; seçmek [pol.], çalmak
adopt
(Avrupa Birliği) kabul etmek;kanunlaştırmak (meclis); evlat edinme
adopt
Edinmek

Tom ve Mary bir çocuğu evlat edinmek istiyorlar. - Tom and Mary want to adopt a child.

Karım evlat edinmek istiyor. - My wife wants to adopt a child.

الإنجليزية - الإنجليزية
{v} adopt