to strike and throw up large bodies of water from the surface; to splash

listen to the pronunciation of to strike and throw up large bodies of water from the surface; to splash
الإنجليزية - التركية

تعريف to strike and throw up large bodies of water from the surface; to splash في الإنجليزية التركية القاموس.

flash
{f} ışık tutmak
flash
{i} flaş

Burada bir flaş kullanmak doğru mu? - Is it all right to use a flash here?

Flaşlı fotoğraf çekmek bu noktadan itibaren yasak. - Flash photography is not permitted beyond this point.

flash
{i} ışıltı

Işıltı şişede yansıdı. - The flash was reflected in the bottle.

flash
ani ışık
flash
(Bilgisayar) yanıp sönme ışıldama
flash
ışıldama
flash
kısa fakat önemli bir haber
flash
çakmak (şimşek)
flash
(Fotoğrafçılık) flaş aygıtı
flash
(Argo) teshirçilik yapmak
flash
şimşek gibi çakmak
flash
an
flash
birden parlamak
flash
birden parla(mak)
flash
{f} atmak (bakış)
flash
{i} yıldırım haber
flash
{i} uyuşturucu sonrası gevşeme
flash
{i} ani bir parıldama
flash
(isim) ışıltı, parlama, şimşek, yıldırım, flaş, ani ışık, an, yıldırım haber, çarpıcı çekim, cep feneri, uyuşturucu sonrası gevşeme
الإنجليزية - الإنجليزية
flash
to strike and throw up large bodies of water from the surface; to splash

    الواصلة

    to strike and throw up large bod·ies of wa·ter from the surface; to splash

    النطق

المفضلات