Onların iyi kimyası vardı.
- They had good chemistry.
Sen sigara kokuyorsun.
- You stink of cigarettes.
Burada bir şey kokuyor.
- Something stinks here.
Üniversitede fizik dersini başaramadım ama kimyayı başardım.
- In college, I fared ill with physics and well with chemistry.
O kendini kimya çalışmasına adadı.
- He devoted himself to the study of chemistry.
monkeys smell bad.
Kimya öğrenimi yapıyor musun?
- Do you study chemistry?
Tom kimyada ihtisas yapıyor.
- Tom is majoring in chemistry.
The concert was stink.
That movie stinks. I didn't even stay for the end.
Something stinks about the politician's excuses.
If you don't make a stink about the problem, nothing will be done.