Köyün binden daha fazla oturanı vardı.
- The village had more than a thousand residents.
Oturma iznine ihtiyacım yok, çünkü ben İzlandalıyım.
- I do not need a residense permit because I am from Iceland.
Tom ve Mary sessiz bir yerleşim bölgesinde yaşıyorlar.
- Tom and Mary live in a quiet residential neighborhood.
Burası yerleşim bölgesidir.
- This is residential property.
O, New York'ta oturmaktadır.
- She resides in New York.