Patronun sana saldırsa ve defolup gitmeni söylese bile, sen demek istediğini anlatmalısın.
- Even if you boss attacks you and tells you to go away, you should make your point.
Bana ne demek istediğini söyle.
- Tell me what you mean.
O, eşine gerçeği anlatmakta tereddüt etmedi.
- He didn't hesitate to tell his wife the truth.
Tom Mary'ye hayat hikayesini anlatmak istemedi.
- Tom didn't want to tell Mary his life story.
Sana önemli bir şey söylemek istiyorum.
- I want to tell you something important.
Doğruyu söylemek gerekirse, ben senin baban değilim.
- To tell the truth, I am not your father.
İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle.
- Tell me which of the two cameras is the better one.
Lütfen bana nerede yaşayacağını söyle.
- Please tell me where you will live.
Bilmek istediğin her şeyi sana söyleyeceğim.
- I'll tell you everything you want to know.
Bilmek istediğin her şeyi sana söyleyeceğim.
- I'll tell you everything that you want to know.
Ne olacağını tahmin etmek mümkün değil.
- There's no telling what'll happen.
Ne olacağını tahmin etmek mümkün değil.
- There is no telling what will happen.