Ben saat 6.30'da uyanmak zorundayım.
- I have to wake up at 6:30.
Senin uyanmak için en sevdiğin müzik türü hangisi?
- What's your favorite kind of music to wake up to?
Annesi onu uyandırıncaya kadar Jim uyanmadı.
- Jim didn't wake up until his mother woke him.
O uyanır uyanmaz müziği açacağız.
- As soon as she wakes up, we'll turn on the music.
Koyu bir fincan kahve uyanık kalmama yardım eder.
- A strong cup of coffee helps me wake up.
Komşularımı uyandırmak istemiyorum.
- I don't want to wake my neighbors.
Amacım Tom'u uyandırmak değildi.
- I didn't mean to wake Tom up.