Güller soldu ve Ania çok ağladı.
- Roses withered and Ania cried very much.
Gül bir çiçektir ve güvercin bir kuştur.
- The rose is a flower and the dove is a bird.
Onun geçmişi hakkında her türlü söylenti yükseldi.
- All sorts of rumors rose about her past.
Endeks bir önceki aya göre % 4 yükseldi.
- The index rose 4% from the preceding month.
Pembe güller güzeldir.
- Pink roses are beautiful.
Hayata pembe gözlüklerle bakıyor.
- She looks at the world through rose-colored glasses.
Bir şişe roze, lütfen.
- A bottle of rosé, please.
Biz bir şişe roze şarabı istiyoruz.
- We'd like a bottle of rosé.
Biz bir şişe roze şarabı istiyoruz.
- We'd like a bottle of rosé.
Bu olağanüstü bir roze şaraptır.
- This is an exceptional rosé wine.
Bu olağanüstü bir roze şaraptır.
- This is an exceptional rosé wine.
Bir şişe roze, lütfen.
- A bottle of rosé, please.
rose pink colour:.
... in the Rose Garden and I told the American people in the world that we are going to find ...
... >>Presenter: Yeah. And then Zelig-like, I noticed as he rose as an author. I actually ...