to rise to the surface

listen to the pronunciation of to rise to the surface
الإنجليزية - التركية

تعريف to rise to the surface في الإنجليزية التركية القاموس.

surface
yüzey

Onun yüzeyi bir ayna kadar düzdü. - Its surface was as flat as a mirror.

Nesnenin yüzeyi oldukça pürüzlü. - The surface of the object is fairly rough.

rise up
(Fiili Deyim ) 1- kalkmak , yükselmek 2- ayaklanmak , isyan etmek
rise up
ayaklanmak
rise up
isyan etmek
surface
görünüşte

Bu sorun görünüşte kolay gibi görünüyor ama o gerçekten zor. - This problem seems to be easy on the surface, but it's really difficult.

Dış görünüşte bir sümsük gibi görünüyor. Fakat özünde onu zorlu bir delege yapan sağlam bir iradesi var. - He seems like a softy on the surface, but at the core he's got an iron will that makes him an extremely tough negotiator.

surface
yüz (suya/sıvıya ait)
surface
düzletmek
surface
görünüş

Dış görünüşte bir sümsük gibi görünüyor. Fakat özünde onu zorlu bir delege yapan sağlam bir iradesi var. - He seems like a softy on the surface, but at the core he's got an iron will that makes him an extremely tough negotiator.

Bu sorun görünüşte kolay gibi görünüyor ama o gerçekten zor. - This problem seems to be easy on the surface, but it's really difficult.

surface
üzerine yüz kaplamak
rise up
kalk
surface
(posta) adi
surface
surface current düz
surface
{f} yüzeye çıkarmak (denizaltı)
surface
(fiil) cilalamak, düzleştirmek, yüzeye çıkarmak (denizaltı), yüzeye çıkmak (denizaltı), ortaya çıkmak, meydana çıkmak, gün ışığına çıkmak
surface
su dibinden yüzeye çıkmak
surface
{f} ortaya çıkmak
surface
zahir
surface
{i} (suya/sıvıya ait) yüz: on the surface of the water suyun yüzünde
surface
(sıfat) üst, yüzeysel, yüzey
surface
(Tıp) Yüzey, yüz, satıh
الإنجليزية - الإنجليزية
surface
rise up
to rise to the surface

    الواصلة

    to rise to the sur·face

    التركية النطق

    tı rayz tı dhi sırfıs

    النطق

    /tə ˈrīz tə ᴛʜē ˈsərfəs/ /tə ˈraɪz tə ðiː ˈsɜrfəs/
المفضلات