Kaçmış bir atı yakalamak söylenmiş bir sözü geri almaktan daha kolaydır.
- It is easier to catch an escaped horse than to take back an escaped word.
Kitabı Cumartesiden önce geri vermek zorundayım.
- I have to give back the book before Saturday.
Ben söylediklerini şimdi geri almanı istiyorum.
- I want you to take back what you said just now.
Keşke söylediğimi geri alabilsem.
- I wish I could take back what I said.
Pazartesi günü kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.
- On Monday I have to take back the books to the library.
Lütfen bana bu kitabı geri vermemi hatırlat.
- Please remind me to give back this book.
Çaldığım bütün paraları geri vermeye karar verdim.
- I've made up my mind to give back all the money I stole.