Günaha karşı direnmek gerçekten çok zor.
- It's hard to resist temptation.
O direnmekten vazgeçti ve kendini kaderine teslim etti.
- He stopped resisting, and resigned himself to his fate.
Onlar düşman saldırısına karşı koymak için millerce yeraltı tünelleri kazdılar.
- They dug miles of underground tunnels to resist the enemy attack.
Bazen kahkahayla gülme dürtüsüne karşı koymak zordur.
- Sometimes it's hard to resist the impulse to burst out laughing.
Tom gülümsemeye direndi.
- Tom resisted smiling.
Tom Mary'yi öpme dürtüsüne direndi.
- Tom resisted the impulse to kiss Mary.
... the nation's times to city walls were used to resist attacks today the prevent ...