Tom kötü bir şahıs değil.
- Tom isn't a bad person.
Hiçbir şey bir şahıs olmak kadar zor değil.
- Nothing is as difficult as becoming a person.
Bilal bilgili bir kişidir.
- Bilal is a person of knowledge.
Kilo almak, kişisel gelişimin en kolay metodudur.
- Weight increase is the easiest method for personal development.
Ken öfkesini kolayca kaybeden insan tipi değildir.
- Ken is not the type of person who loses his temper easily.
O tür şeyi ne tip insan yapardı?
- What sort of person would do that kind of thing?
Bir bireyin sevgisini kabul et.
- Accept a person's love.
Yalnızca her birey ona karşı harekete geçmeye karar verirse, AIDS durdurulabilir.
- AIDS can be stopped only if every person decides to take action against it.
Japonya'ya gitmek istemeyi tercih etmemin sebebi onların çalışkan ve dürüst kişilikleridir.
- The reason I prefer to go to Japan is that the people in Japan are hardworking and have honest personalities.
Cümleler kelimelere içerik getirir. Cümlelerin kişilikleri vardır. Onlar komik, akıllı, aptal, anlayışlı, dokunaklı, incitici olabilirler.
- Sentences bring context to the words. Sentences have personalities. They can be funny, smart, silly, insightful, touching, hurtful.
Yaşlı adam odasında öldü.
- The old person died in their room.
Tom sempatik bir adam.
- Tom is a likeable person.
Duygulu bir kimseyim, bilirsin.
- I am a sensitive person, you know.
Mağazayı pek çok kişiye sordum, ancak kimse onu duymamıştı.
- I asked many persons about the store, but no one had heard of it.
O iyi bir insan değil.
- He is not a good person.
Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.
- A person's heart is approximately the same size as their fist.
Onunla bizzat konuşmalısın.
- You must talk to her in person.
Bizzat git ve onunla görüş.
- Go and see him in person.