الإنجليزية - التركية
تعريف to protract; to spend by delays; as, to spin out the day in idleness في الإنجليزية التركية القاموس.
- spin
- {f} döndürmek
- spin
- {i} çevirme
- spin
- {f} (yün, pamuk v.b.'ni) eğirmek
- spin
- kafadan atmak
- spin
- kaybettirmek (seçim, sınav)
- spin
- (Telekom) bükülme
- spin
- fırıl fırıl dönme
- spin
- hızla dönmek
- spin
- {f} bük
- spin
- kesmek
- spin
- (tenis/vb.) kesme vuruş yapmak
- spin
- (Tıp) Omurga (columna vertebralis) anlamına önek
- spin
- {f} çakmak (sınav)
- spin
- {f} fırıl fırıl çevirmek
- spin
- martaval atmak
- spin
- {f} (örümcek) (ağ) örmek; (ipekböceği) (koza) örmek
- spin
- (Askeri) BURGU, VRİL: Bilerek yapılan bir uçuş manevrası veya kazayla meydana gelen bir durum. Bu durumda bulunan bir uçak, uçuş süratini tamamen kaybeder, dik ve dar bir helezon çizerek aşağıya doğru iner. Buna (tail spin) de denir
- spin
- (Tıp) Dikenimsi çıkıntı anlamına önek
- spin
- {i} fırıl fırıl dönm
- spin
- {f} vril yapmak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to protract; to spend by delays; as, to spin out the day in idleness في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- spin
to protract; to spend by delays; as, to spin out the day in idleness
الواصلة
to protract; to spend by delays; as, to spin out the Day in i·dle·nessالنطق
Resimler
المفضلات