to place within brackets; to connect by brackets; to furnish with brackets

listen to the pronunciation of to place within brackets; to connect by brackets; to furnish with brackets
الإنجليزية - التركية

تعريف to place within brackets; to connect by brackets; to furnish with brackets في الإنجليزية التركية القاموس.

bracket
{i} İng. parantez, ayraç
bracket
kümeleme ayracı
bracket
bağlantı
bracket
ayraç
bracket
mafsallı dirsek mesnedi
bracket
(Ticaret) pay
bracket
dirsek
bracket
birbirine ait kılmak
bracket
{f} paranteze almak
bracket
(Mühendislik) konsol, çıkma, destekli raf, dirsek
bracket
{i} kademe
bracket
köşeli ayraç
bracket
altından destekle tutturulmuş raf
bracket
{i} makas (topçuluk)
bracket
{i} dirsek, destek, kenet
bracket
{i} köşeli parantez, köşeli ayraç
bracket
{i} destek
bracket
(fiil) paranteze almak, hedefi makas içine almak (Argo), aynı kategoriye almak
bracket
(Askeri) ÇATAL: Hedeften biri uzun biri kısa veya biri sağa diğeri sola düşen iki veya daha çok atım arasındaki mesafe veya aralık
الإنجليزية - الإنجليزية
bracket
to place within brackets; to connect by brackets; to furnish with brackets

    الواصلة

    to place with·in brackets; to con·nect by brackets; to fur·nish with brackets

    النطق

المفضلات