Onlar alevleri söndürmek için itfaiye çağırmak zorunda kaldı.
- They had to call the firefighters to put out the flames.
Ateşi söndürmek istiyorum.
- I want to put out the fire.
Tom elini dışarı çıkardı.
- Tom put out his hand.
Dilinizi çıkarın, lütfen.
- Put out your tongue, please.
Don’t forget to put out the cat.