to mourn, be in mourning

listen to the pronunciation of to mourn, be in mourning
الإنجليزية - التركية
yas tutmak
yaslanmak
to be in
olmak

O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi. - She promised her father to be in time for lunch.

Tom'un yerinde olmak istemem. - I wouldn't like to be in Tom's shoes.

to mourn, be in mourning
المفضلات